30.10.10

İRAN'IN KAFKASI İLE TANIŞIN! SADIK HİDAYET - DİRİ GÖMÜLEN

    Karşınızda İran'ın Kafka'sı; Sadık Hidayet ve istemedikleri halde ölenleri, gördükçe kıskanan, ölmek için aklına gelen her yolu deneyen bir adam...

   Diri Gömülen İran'lı büyük usta Sadık Hidayet ile ilk tanıştığım kitaptı, bu nedenle apayrı bir yeri var benim için... Çok büyük bir utanç duyarak itiraf etmeliyim ki, öncelikle kapak resmi dikkatimi çekmişti, -benim de şahsen çok boğucu bulduğum bir görüntüydü, çıplak sarı ampül, ilaç kutuları...vs...- sonra da adı... Aldıktan sonra, yıllarca neyi kaçırmış olduğumu görünce gerçekten üzüldüm... Diri Gömülen, Sadık Hidayet'in, ilk öykü kitabı (1930). Diri Gömülen ise ölmek isteyip de bir türlü ölemeyen bir adamın ağızından, boğucu ve karanlık anlatımıyla karşılıyor bizi... Kitapta sizi neler mi bekliyor? Kambur Davut, ölü yiyiciler, kıskanç bir kadın... Kafka'yı seviyor muydunuz? Sadık Hidayet'i es geçmekle çok ama çok büyük haksızlık yapmış, kendi adınıza da çok şey kaçırmış olursunuz! 
    Unutmadan, Diri Gömülen, benim için çok ayrı bir öneme sahip olduğundan, başlıkta onun adını verdim ama, altına 'Tavsiye Ediyorum' etiketi koyacağım için, Kör Baykuş'u (Ki çevirisi Behçet Necatigil'e ait), Üç Damla Kan'ı, Alacakaranlık'ı ve Aylak Köpek'i de tabii ki tavsiye ediyorum, hem de ne tavsiye!!! YKY Yayınlarından...
ÖNEMLİ NOT: Sadık Hidayet'i önerdiğim pek çok kişi, hikayeleri 'fazla sade' bulduklarını belirtmişlerdi. Evet buradan cevap veriyorum; Zaten marifet bu boğuculuğu onlarca sayfa dil dökerek yapmak değil arkadaşlar... Maharet bunu en basit bir anlatımla yakalayabilmek... İşte bu yüzden Sadık Hidayet...
ÖNEMLİ NOT:2: İran denilince, aklınıza Hidayet'in sadece doğu motifli hikayeleri olduğu fikri gelmesin... Hikayelerinin anlamlı bir çoğunluğu Paris'te geçiyor. Yine de doğu soluklu bir Kafka tecrübesi edinmek ve İran'ın o dönemki yüzünü bir de Sadık Hidayet'ten okumak bir ayrıcalık...

2 yorum:

piktobet dedi ki...

nabokov'u kasım ayı için okuma listesine aldım nihayet. sadık hidayet'e de orda burda rastgeliyorum bu ara sıkça, göz süzüyorum hafiften :)

LATİFE... dedi ki...

Eğer Kafka'yı beğeniyorsanız, göz süzmek için bile vakit kaybetmeyin derim...